ölüm hakkında yıllar önce yazmış olduğum bir yazı. şimdi baktığımda bazı yerleri biraz zorlama gibi gözükse de genel olarak içimden geçen ve hala düşündüğüm şeyler
ölüm
kaybol orospu çocuğu, seni sistemden sildim.
zaten ismin sistemde bile yoktu, mimiksiz.
zaten ismin sistemde bile yoktu, mimiksiz.
bu şekilde mi hakikat yolunda ilerliyorsun yani?
beğenemedin mi yani?xdeee
hakikati senin gibi zeka küplerine bıraktım, çevirip durun yarram.
güldüm.
hakikati senin gibi zeka küplerine bıraktım, çevirip durun yarram.
güldüm.
Hakikat yolunun şekli yokmuş, sızlanmanında faydası olur mu bilmiyorum karsim. Suistimal edişimizin hayrına bizler yarraı yedik.
siqici blackten hackerlık mod on: lan dıbınaqoduum, a bu qaradeniz havası gibi bulanıkxde qalmışsın... çoğul konuşmaya devam edersen, salla. bak şimdi: silerim hesabını, kancığa mahkum qalırsınxde
siqici blackten hackerlık mod on: lan dıbınaqoduum, a bu qaradeniz havası gibi bulanıkxde qalmışsın... çoğul konuşmaya devam edersen, salla. bak şimdi: silerim hesabını, kancığa mahkum qalırsınxde
Ölüm demişsin gel bi benzetme yapalım .
Kancığa git; bak bana canlı ölüm provası
bilekpampa dedi ki : uzatma yarramxdeee
Kancığa git; bak bana canlı ölüm provası
bilekpampa dedi ki : uzatma yarramxdeee
İm horse in dıgıdık dıgıdık dıgıdık
ha szen benim hagikatimi napacan kot kafalı ? siruttumxdeee
suburhlan git, kemençem ep siqiistehxdeeee
suburhlan git, kemençem ep siqiistehxdeeee
İstesemde teselli edebilecek bir şey yazamam delirmediğimi de biliyorum. Tek hamleyle bütün algıların gerçek sanılanların nasıl sikildiğini de gördüm
Hayatıma devam edeceğim ne yapacağım amk. Ama sızlanarak ama ağlayarak ama gülerek
ula, amuna silah çektuhum... çaylaksun.
güldüm.
güldüm.
her şeye rağmen iyi niyetli bir insan olduğuna inanıyordum, yanılmışım. selametle
her şeye rağmen bir şeylere inanmaya devam et, bilenler lazım, selamın sana qalsın qardashum...
sirittumxde
sirittumxde
ula, ha bu munzuru asık qahpeye dedum ki: silindun...
hala yazahyiğxdeee
qemençenin teli kopthiii güldüm.
hala yazahyiğxdeee
qemençenin teli kopthiii güldüm.
siqilmedikçe huzura eremez. ancak siqilmenin getirdiği gebelik ile bir sonraki yaşam adına yapılır yani rahatlar. güldüm.
bunu yaparken, fark etmen önemli değildi babuş
sana üstüne koymanı söylemişlerdi ama sen altını doldurdun ve kaybettin... güldüm.
bunu yaparken, fark etmen önemli değildi babuş
sana üstüne koymanı söylemişlerdi ama sen altını doldurdun ve kaybettin... güldüm.
Yaşamış olan, yaşayan ve yaşayacak olan her insanın, istisnasız bir şekilde başına gelecek olan şeydir ölüm.
Tek ortak gerçekliğimiz olan ölümden neden korkuyoruz?
Öte yandan, hepimizin başına geleceğini bildiğimiz için mi ölüm bize kafayı yedirmiyor?
Ölüm denildiğinde aklımızda canlanan korku ölümün fiziksel acısı mı? Yoksa yok oluş korkusu mu?
Eğer fiziksel acı ise anlaşılabilir bir durum. Peki ya yok oluş korkusu ise? Dünyanın büyük kısmı, ölümden sonra yaşam olacağına dair inançları olan çeşitli dinlere mensup. Peki bunlar neyden korkuyor?
Ölümden mi korkuyorsun, yaşamamış olmaktan mı?
Bizler temel güdüsü hayatta kalmak ve üremek olan canlılarız, geriye kalan bütün her şeyi bunun üzerine şekillendirdik. Hayatta kalma güdümüzün, üreme güdümüze hizmet ettiğini düşünüyorum ben. Üreme görevini yerine getirmesine rağmen; biricik, basit ve ilkelce olan bu görevi yerine getirmesine rağmen neden hâlâ ölümden korkacak kadar aşağılık olur bir insan?
Peki ya o özgür ruhlar? Kendi içsel problemlerinden arınmış; hayatın devasa görülen problemlerinin kum fırtınasındaki toz parçacıkları kadar değersiz olduğunu fark edenler. Ölümü, sıcak bir gülümseme ve sevgiyle karşılayanlar...
Yaşamak nedir? Döneminin pahalı oyuncaklarına, lüks gereçlerine sahip olup konforlu bir yaşam içerisinde çürümek midir?
Bu olmadığını görmek için yakın ve uzak tarihe veya çevrene kısaca göz atman yeterli.
Nasıl yaşayacaksın o zaman? Yaşamanın önündeki tek engeli, yani kendini nasıl yeneceksin?
Zihnindeki pisliği nasıl akıtacaksın? Parçalanmış egonu nasıl toparlayacaksın? Sana, bu hayatta hiçbir şey olamayacağına dair doğrudan veya dolaylı olarak dayatılanları nasıl alt edeceksin?
Uyan artık. Kendine eziyet etme. En büyük savaşını kendine karşı ver. Kendini bulduğunda, başka hiçbir şeye ihtiyacın olmayacağını anla. Popüleritenin dayatmalarından sıyrıl. Gözlerini kapat ve içinden yükselen fısıltıya kulak ver. Günü geldiğinde ve hazır olduğunda o fısıltı ile bütünleşeceksin.
Bugün aşılmaz gibi görünen her şey senin için basit bir oyundan ibaret olacak ve canının istediği gibi yöneteceksin. Çünkü tartışmasız ve açık ara en önemli şeyi bulmuş olacaksın; kendini.
Daha fazla ölü olmaman dileğiyle, yaşamaya başlaman dileğiyle.
Tek ortak gerçekliğimiz olan ölümden neden korkuyoruz?
Öte yandan, hepimizin başına geleceğini bildiğimiz için mi ölüm bize kafayı yedirmiyor?
Ölüm denildiğinde aklımızda canlanan korku ölümün fiziksel acısı mı? Yoksa yok oluş korkusu mu?
Eğer fiziksel acı ise anlaşılabilir bir durum. Peki ya yok oluş korkusu ise? Dünyanın büyük kısmı, ölümden sonra yaşam olacağına dair inançları olan çeşitli dinlere mensup. Peki bunlar neyden korkuyor?
Ölümden mi korkuyorsun, yaşamamış olmaktan mı?
Bizler temel güdüsü hayatta kalmak ve üremek olan canlılarız, geriye kalan bütün her şeyi bunun üzerine şekillendirdik. Hayatta kalma güdümüzün, üreme güdümüze hizmet ettiğini düşünüyorum ben. Üreme görevini yerine getirmesine rağmen; biricik, basit ve ilkelce olan bu görevi yerine getirmesine rağmen neden hâlâ ölümden korkacak kadar aşağılık olur bir insan?
Peki ya o özgür ruhlar? Kendi içsel problemlerinden arınmış; hayatın devasa görülen problemlerinin kum fırtınasındaki toz parçacıkları kadar değersiz olduğunu fark edenler. Ölümü, sıcak bir gülümseme ve sevgiyle karşılayanlar...
Yaşamak nedir? Döneminin pahalı oyuncaklarına, lüks gereçlerine sahip olup konforlu bir yaşam içerisinde çürümek midir?
Bu olmadığını görmek için yakın ve uzak tarihe veya çevrene kısaca göz atman yeterli.
Nasıl yaşayacaksın o zaman? Yaşamanın önündeki tek engeli, yani kendini nasıl yeneceksin?
Zihnindeki pisliği nasıl akıtacaksın? Parçalanmış egonu nasıl toparlayacaksın? Sana, bu hayatta hiçbir şey olamayacağına dair doğrudan veya dolaylı olarak dayatılanları nasıl alt edeceksin?
Uyan artık. Kendine eziyet etme. En büyük savaşını kendine karşı ver. Kendini bulduğunda, başka hiçbir şeye ihtiyacın olmayacağını anla. Popüleritenin dayatmalarından sıyrıl. Gözlerini kapat ve içinden yükselen fısıltıya kulak ver. Günü geldiğinde ve hazır olduğunda o fısıltı ile bütünleşeceksin.
Bugün aşılmaz gibi görünen her şey senin için basit bir oyundan ibaret olacak ve canının istediği gibi yöneteceksin. Çünkü tartışmasız ve açık ara en önemli şeyi bulmuş olacaksın; kendini.
Daha fazla ölü olmaman dileğiyle, yaşamaya başlaman dileğiyle.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?