they call me alpha

"ayrıca altını çizmek istediğim bir nokta var.
hiçbiriniz zerre kadar sikimde değilsiniz...
bir şeyleri başarmanız beni mutlu eder ; fakat başaramamanız da sizin
suçunuzdan başka bir şey değildir.
ben bu başlığı insanlara yardım edeyim mantığıyla açmadım ; o ikinci planda.
ben bu başlığı eğlenmek için açtım.
eğlenme şeklimin insanların hayatını değiştirmesi sadece onların gerçekten şanslı olmaları demektir.
bana kalırsa başlığı terk edin, siktirin gidin ve betalar elensin.
ciddi söylüyorum.
son derece kararlı ve bana sonuna kadar güvenen adamlar okusun burayı ; gerisi
siktir olsun.
çünkü gerisi hiçbir şey alamaz bu başlıktan...
açık ve net.
ileride bu başlık altında ''threesome anıları'' dahi paylaşılacak ; beta karoten
tabaka ise ''ben niye değişmedim zamqi .s.s'' diyecek.
yarram, siktir git diyorum işte...
kararlı değilsen, bana itimadın yoksa siktir git.
çünkü benim imaj çabam yok, ben zaten hayatında görebileceğin en ihtişamlı
alfayım.
yani ''kız tavlama'' başlığı adı altındaki adamların cool ve ciddi ayağını bekleme
benden...
onlar sadece mala bağlamaman adına mesafe koyuyorlardı ; sen yine anlamadın
amk salağı.
benim mesafeye koymaya ihtiyacım yok ; çünkü zaten aramızda mesafenin kralı
var yarrak kafalar.
ben eğlenirim, gerisini alfa halleder ; bu kadar basit.
kız tavlama başlıkları popülarite için yapılır beyler, bu açıktır.
başlık da bellidir ''kızları etkileme-manipüle etme-tavlama'' felan, bu liste uzar.
bir dişiyi manipüle etmek, buraya her damlayan ilgi açı malın yapabileceği bir olay
değildir.
sizi koyun gibi güder ve yer açarlar.
ben bu başlığı bitirdikten sonra inci'de takılmayı düşünmüyorum ; ortam cidden
bok gibi çünkü...
size kendi benliğinizi sunup, gerçekleri anlatıp, her dişiyle yatmanız için gerekli
yeteneklerinizi kazandırıp gideceğim.
yani başlık her an bitebilir, bunu öncelikle kafanızda tutun.
ben bir şeyler anlatıyor gibi görülebilirim fakat anlattıklarım sadece siz sıkılmayın
diye...
kendim için değil yine, sıkılan varsa siktir olsun gitsin orospu çocukları ; bu da
gayet açık...
ben başlığı bitirmiş olabilirim fakat sen farkında olmayabilirsin.
beta tayfayı istemiyorum burada...
kendi potansiyeline ve bana sonuna kadar güvenmeyecek orospu çocukları siktir
olup gitsin, tekrar söylüyorum.
hiçkimse, hem de hiçkimse benimki gibi bir hayata sahip olup gelip buraya
saatlerini harcamaz.
ben de yapıyorsam siz götüboklu gerzekler için değil, kendi eğlencem için
yapıyorum ; bunu da bilin.
bir gün gelecek ve ben bundan da sıkılacağım...
ben alfayım ve benim isteklerim her şeyden önce gelir.
fakat, alfa güvenilirdir ; ben verdiğim sözde duracağım.
ben umudum, ben ışığım, ben yolum...
ben umuttaki zayıflık,ben karanlık,ben yoldaki dikenim...
ben başlangıç ve sonum.
burada dolu dolu bir hayat yaşayacaksınız.
dediğim gibi, çürük tayfa siktir olsun gitsin.
sizin sıkılmamanız için yazdığım bilgiler, en kral psikoloji kitabında dahi yok ;
unutmayın...

Şu yazı tam bir turnusol işlevi görüyor.
Kendimi bir beta gibi düşünmeye zorlandığımda acı,umutsuzluk,kıskançlık görürken omega için kimseye ihtiyacı olmayan son derece cömert bir adamın mentalitesini sonuna kadar veriyor bana.

Bu yazı bir betayı acayip iyi güder ve ağzından salyaların akması kıskançlık krizine girmesine sebep olur. yazının arasında ki ufak testler ve siktir çekmelerde betanın anasının amına kadar titremesine sebep olur egosu zedelenir.
Bu kut ve ihtişamı gören bir omega ise okur yararlanır,faydalanır ve bu alfanın yolunda gitmeliyim diye düşünmeye başlar.
eğer özgüvensiz ise bu yoldan çekilir ve ilerde mükemmel bir beta olması kaçınılmaz olur.
Bir omega/alfa ise kendi küstahlığını bu alfa da görür şaşırır ve bu adama ilk baştan ağır saygı duyar. Ustanın yolundan gitmesi kesindir.

''Siklememek tanımı ”öküzlük” olarak anlaşılmasın.
İletişimin güçlü olacak ve normalde hafif ciddi-coolken, arada sırada şakayla takılıp tahrik edeceksin.
Şakayla takılmak da ”o tip ne la yarram ahahahah” gibi bir şey değil, söylemiştim.
”Üstündekini babannem giyse olur amk” yahut ”makyaj yapmadan önce de yeterince çirkindin zaten, uğraşmana gerek yok” demek…
Fakat bunları yarrak gibi bir suratla değil.
Piç gülümsemesi denilen kendine güvenli-emin bir şekilde söylemek ve ”iyi niyetli” izlenimi oluşturmak önemli…'';
Küstahlık yegane kuraldır, hayata dair sistematik hakikatleri işledikçe davranışlarımızla serpileceğimizden, küstahlık artık dışarı yayılıyor olacaktır. İletişimi de kendi seçeneğinle kuracaksın. güçlü olacak, sürekli olmaya zorlayacaksın ki gelişebilesin. Siklemediğin sürece kendini soktuğun görevin getireceği zarar minimal olacaktır. Gururunu incitmeden, vaktini çalmadan, allah vergisi olan şeylerle dalga geçmeden, hafif küstahca daha yüzeysel espiriler yapacaksın. Vücut dilin ise ''iyi niyetli birisiysen'' iş yapacaktır.

Kardeşlik ve günlük yaşam arasında ayrımı doğru yapmadığımız için böyle oldu.
"Toplum içinde yabancı kalıyorum" durumu buradan geliyor.
Benim de yaptığım bir hatadır.
"Günlük yaşamında konuştuklarını burada konuşma,burada konuştuklarını günlük yaşamında konuşma" gibi basit bir çözümü var.
Pratik yaptıkça gelişecektir.

Kitleyle en fazla yüzeysel olan -özel dertler, veya dertten başını kaldıramamış birisine ufakta olsa ciddi bir şekilde ışık tutmak haricinde- sohbetler kurulur. Derinsel sohbet daha burada beni sıçırtabiliyorken, sahada insanların her boku yalnış anlamaları ve kendi idrak edemeyen beyinleri ile analiz edip hayatına uygulamaya kalkmalarına sebebiyet verir. Denendi onaylandı.
Burada ise, arınmaya çalışan bir ekip var, bu ekibe karşı vızzıklamak boş iş olur, faaliyet gösterip bilmediğimizi öğrenmek, yapıcı eleştiri yapmak,çıkarımlar yapmak bi nevi beyin fırtınası yapmak doğru olanıdır. Birbirimize karşı olan sorumluluğu yerine getiririz kendimize olan sorumluluktan sonra. somutlaştırmak adına cs1.6 botlar-başlık betaları/kitle- tek başına oynayabileceğini bilirsin ama farklı perspektifler, sikertmeler, öğrenimler için yada keyif artık ne alıyosan ona göre değişir ekip olması daha güzel olur.
Şimdi kitleye kapanmadan kastım, tamamiyle kapanma. Hiç ihtiyacın yokmuş gibi, yada assasin creed' altair gibi. Yada cod' ghost karakteri gibi. Sıfır konuşmaya çalışma, katılım sadece kısır muhabbet dönen yerde boş yapmak gibi şeylerdi benim son zamanlarım. Ama insanları anlayabilecek seviyeye geldim ya, inşallah gelmişimdir diye umut ediyorum. Sadece pratik adına daha çok kendi oyunumu oynamalıyım.

konu dişilerdi, şimdi çevre oldu erkekli kızlı. dostum sen kızlara istersen kur yapma, sorun yok. yapmak istiyorsan da sohbetten eğlen, keyif al. ben dişileri tahrik etmeyi çok severim mesela. onların can çekişmelerini beni çok keyiflendirir.
onların o teslim oluşları, boyun eğişleri -olumlu yönde- baya iyidir. genel olarak konuşursam beni dinler susarsam konuşturmaya çalışır böylece.
yani ne yaparsam yapayım ciddi karakterime asla dil uzatamaz. gevşek olmam. akılla ferrari satıyorum çünkü karşıya. bazıları da anlamaz, bazılarına da ben anlatamam.

Her ne olursa olsun "ben alfayım ve büyük ideallerim var o nedenle sizinle konuşmayı tercih etmiyorum" kafasıyla ilerledikçe daha görevleri daima beklemede kalır.
Başlığı temelden ele almak gerekiyor birçok sebepten.
Saha görevleri değil sadece,çok kaliteli mantalite laf arasında basitçe veriliyor ve bunlar başlığı yorumladıkça ortaya çıkacak.
Sadece başlığı...

Seni, sen yapacağım.
Ne fazlası, ne de eksiği…; yani tcma olmayacaksın, kendin olacaksın. tamamiyle sen. genlerinin verdiği, hayatının sana getirdiği herşey; sen.

İçinde hapsettiğin asıl benliğini çıkarıp özgüvenle harmanlayacağım.;
tabular, korkular ve travmalar benliğini hapsetmeni sağlamış. dayatılan taklit rollerden sıyrılıp, tamamiyle kendin olduğunda özgüvenle dolacaksın. Sadece onu bırakman gerekli. seni.

Misalen sen hiç farkında olmadan dişilere karşı tavırların alfalaşacak, onlar da sana yakınlaşacak.
İçindeki alfayı dışarı çıkarıp, potansiyelinden tam olarak faydalanmanı sağlayacağım.
”Arkadaş olarak görülen”, ”aman o mu ? boşver onu” denilen basit erkeklerden olmayacaksın daha fazla…;
Kendin olduğunda ve bir beklentin olmadığında; küstahlığında tüm işi bitirebileceksin. Doğal yeteneklerin taklit ürünlerden daha kaliteli bunu bil. Taklidi sezebilen dişiler senden soğur. fakat eğer sen sensen bu değişir. alfa olmalısın. İçindeki potansiyeli engelleyen travmaları aşmalısın. Aklın yolunda duyguları motive edici olarak kullanmalısın. Fakat aklın daima çalışmalı. Basit birisi olmaman için aklın şart. derinleşip, keskinleşmen lazım.

Sikik psikoloji kitapları yahut kodumunun bloglarındaki ”kız tavlama taktikleri”nin aslında nasıl bir saçmalık olduklarını göreceksin.;
her dişiye aynı veya belirli kalıpları uygulatan kasıntı bilgileri ıkınmayacaksın. Doğaçlama yapıp doğal yeteneklerini bilediğinde işler kendiliğinden gelecek zaten sana, çabalamayacaksın.

Olay sadece bununla bitmiyor malesef…
Her kız kaldıran mutlu olmaz ; ben de yaşadım bu dönemi.
Mutlu olacaksın, mükemmel ve eksiksiz olacaksın.
Ötesi yok…;
Tanrının sana bahşettikleri ile mükemmelsin zaten. Sadece kendi kendinin kurdu olduğun özellliklerini silip atman gerekecek. Bu sayede ottan boktan mutluluk triplerine girmek yerine, gerçek şeyler uğrunda mutlu olmayı bileceksin.

Kendine hiç güvenmediğin kadar güveneceksin ; çünkü kendine güvenmeme nedenlerinin aslında ne kadar gereksiz olduğunu teker teker ispatlayacağım sana.;
travmalar, tabular, kendini gerçekleştirememe gibi ekstrem olaylar zihninde yaralara sebep oldu. fakat balık ağaca tırmanamaz. Maymun yüzemez. kurt uçamaz. bu yüzden çözümü farklı yerlerde ararken kendinde bulacaksın. buda kendine güveni geri getirecek.

Fakat nasıl ?; kendim olarak.
Nasıl olacak bu ? Hastalıklarımdan sıyrılarak.
Bu kadar basit mi ? süreç zorlu ve dikenli, katlanacağım. Acıya bağışıklık kazanacağım.
Bu sorulara cevap bulacaksın ayrıca… buldum reiz eyvallah.

, insanların kendine itiraf etmekten korktuğu tabular;
ne olabilir lan, düşüneyim bi. boka batmış bir durumda olduğumuzu söylemekten korkarım. Çünkü zor bir durumdur. Fakat akılsal baktığımızda bu durumu basamak olarak kullanmamız gerekir. Pislikten ibret alıp tırmanmalıyız.
Bir dişiyle ilgili kendime neyi itiraf edemem; yakışıklı olmadığımı mı? zannetmiyorum, tip değişkendir ve muhim bir olayı yoktur. ''zaten ölü kaşarların ken gibi estetik erkek/dünyevi iğreti nimeti fazla olan erkek sevdası'' olduğundan bu beni durdurmamalı. Çünkü ölü kaşarlarla işim yok. Benim işim temiz olanlarla, değil mi.
Bir dişi ile aynı ortamda bulunmaktan tabum ne; beni öpmeyecek veya beni yatırıp yere tecavüz etmeyecek amınakoyim. Bu kadar abartılacak nevardı ki korkuyorum? hafif bir gülümseme ile o anın krizini atlatabilirim. Doğal davranırım ki kasıntı olmaya çalışmış olmam.
Tamamiyle rahatıma bakarım o an, hatta kıza zekice bir espiri patlatıp numarasını bile alabilirim. O anki şartları lehime çevirmeliyim kısaca. Sonuçta düşmanım değil dişiler, ve bir erkek olarak bir dişiyle sohbet etmiş olmam en normal şey olmalı. Bunun gayet normal olduğunu görmemek bir aptallıkmış amınakoyim. vay amk.
Dişinin beni reddetme olasılığı olursa ne yapmalıyım?
O duyguları ile hareket ettiği için o an farklı tepkilerde bulunabilir, ve herşeyi lehine kullanabilecek potansiyele sahip olur. O an enerjimi bile kıskanıp farklı tepkiler verebilirler. Fakat sadece sahada geçerli olacağı için bir sorun olmayacaktır, karı mı yok memleketteki ona bağlı kalıp ciddileştireyim.
Ha olumlu davranırsa ayrı bir olay olur, ben kaybetmem sonuçta. öğrenmiş olacağım, kaybettiğim şey ise aldanışta olan bir dişi olacak. cokta zikimdeydi

Mutlu olmak ve hayatını değiştirmek…;
Organik atık olarak bunu istememiz gayet doğaldı ilk başlık serüvenimizde, fakat anladık ki mutluluk bize bir çözüm getirmiyor. İkinci seçenek olan hayatı değiştirmeyi tercih ettik. Bununda çok uzun bir süreç olduğunu gördük. Ne hikmetse başlıkla tekrar yollarımız kesişince alttaki açıklamayı sezebildik; Alfa olmak ve planlarını organik atık seviyesinden daha da yukarıya taşımak. Dünyevi atıkları değilde, düzetlmeye yol açan işlere bakmak. Genel manada zaten kendi kendimizi düzeltip düzgün bireyler olduğumuzda bireyin topluma etkisi de inanılmaz seviyede olacaktı. Yani tcma güzel işlere el atmış, sadece bizim için değil, aynı zamanda çevremize karşı uç hareketlerimiz olmasın ve birer örnek olabilelim diye çevremizide düşünmüş. vay amınakoyim.
alt başlığın tüm cevabını burada verdim şimdi, alt başlığa da sadece şunu diyim.

Alfa olmak ve planlarını büyütmek… selam reiz
kafasını kaldıran bir gelincik gibi selam verdim reiz. ortam güzel görünüyor. eheheh

Sen üzerine düşeni yapabilecek misin ?
üzerimize düşeni yapmamızı istediği soruyu şu cümleden sonra geliyor;
Ben yazarım ; fakat sen gerektiği gibi okur musun, orası senin sorumluluğun…
Üzerimize düşen yazıyı püf noktalarına kadar okuyup inceleyip çıkarımlar yapmaktı. sazan değilde mayın dedektörü gibi incelemeliydik yazıyı. Çünkü bunu gerektiriyordu. Bulduğumuz mayınları da denetleyerek patlatmalı veya çözmüş olmalıydık ki işe yarasın. Fakat biz saldım çayıra mevlam kayıra olarak okuduk. Beta olmak epey sıkıntılı işmiş amk. düşününce bu yaşıma kadar nasıl yaşayabildiğime bende bazen şaşırıyorum. Aklı ne zaman icraa etmeye çalışsam ya peder ya anam kes icat çıkarma dedikleri için onlarında analarına burdan selam olsun amk

https://drive.google.com/file/d/1vy2ThPDjAYGDvAlEht9OFsn4ddgSeh1J/view?usp=sharing

bunu çok sık yapmam pdf hazır.