alive

ben birşeyleri düzeltecekken, çabalarken. çabalarımı sikip atanların hepsini, birer birer öldürsem. faydası yok. faydası yok alive. yanlış şeyler için çabalıyosun. ama ipler o kadar hassas ki yaptığın minicik bir menfaatci yaklaşım herşeyi yıkar. sabır sabırda; adamın anasını sikiyolar sahada bilader. hakk vermeyenler mi, hakkını aramayanlar mı, hata yapıp yaptığını mazur gösterip karşıdakine çökenler mi. her türlüsü amınakoyim. beynim yanıyor beynim. kendimi parçalamak istiyorum. fayda değil alive. neyse en fazla gübre oluruk amınakoyim diyorum, yine çözüm olmuyor. her halükarda sikiliyorum si ki li yo rum.
yaşanamamışlıkların acısını yaşayan birisini alıp iğreti nimetleri versen eline nolur ki amınakoyim değeri yok çünkü bilmiyorum. bilmek bozar mı sanmıyorum gerçek olanı gördüm.
tam toparlıyorum bam tekme basıyolar lan amın oğulları bekleyin biraz. yetişcem ananızı sıkcem sızın. zyahahahhah. yaramı yetişriim.

beyaz sayfa kalmadı bilader eskileri silip yeniden yazıyoruz anlatabiliyor muyum

belkide denk gelmişsinizdir önceki yazılarıma, çok abanmış ıkıntı yazılmış karamsarlık dolu. semptom dolu yazılardı. yapacak birşey yok. kendi kendini eleyen mallardan birisiyim amk eheheh.

ben her zaman söylemişimdir, ben beni sikim. denemedim hiç xde.
yani ne forumdakiler gibi işlere ciddiyetle yaklaşasım geliyor, nede burada sizinle birlikte çalışmalar yapasım geliyor. hayat geldi geçti, hiçbirşey yapmadım. izlemekle yetindim. bu yazıyı okuyan yolun başındaki arkadaşlar içinde önerebileceğim tek şey toplumsal ıkıntıları anlatmak yerine daha iyi hikayeler anlatabilmeleri için çabalamalarıdır. başka bişey yok. ben öldüm kanka. yokum yani -ben aslında yoqum-. Kendim için birşeyler yapmaya çalışıyorum bi nebzede olsa. aranızda olmak mantıklı bir faaliyet ama yeterince zaman verebileceğim birşey değil. az kalan süremde şartlar imkan verdiğince bişeylere çabalıyorum. kolaylıklar dilerim Allah'tan sizler için.

Cennetin krallığında bir replik bu, sanırsam kılıcın farklı bir tarafıyla vurup yıkıyordu oğlanı. Sonra bu söz. Anlayamamıştım kafama kazınmıştı. Delirmeye başladım galiba, yaşadığım herşey beni buraya, gördüğüm tüm insanlar beni onlardan soyutlamaya itiyor. Keskin tarafım yeteneklerimse, sadece yeteneklerimle varamayacağım istediğim konuma. İstikrar ve çaba gerekiyor. Amk beyler erkekler ağlamaz ağlamazda hayatım o kadar zorlayıcı gelmeye başladı ki, oturup hüngür hüngür ağlamak istiyorum. Bçsy sadece bir yazı dizisi değildi, bambaşka birşey amk. Yani yüklediğim anlamla o zamanki şuan ki bambaşka. Adam oturup gideceğimiz geçeceğimiz herşeyi yazmış. İradenin kontrolü olmadan zihin temizlenmeden anlık motivasyonlarla gaza gelip aha şimdi alfa oldum hesabı güttüm. Ama çözmek istemediğim noktalar var, karı kız gibi. Sadece sanal çalıştım. Real çalışanların 100 de biri bile etmiyor. Napim amk kompleksler hastalıklar ile yaşamak zor. 6 ayda bir gelip buraya gönül rahatlatıp gitmiyorum. Adamlar haklı amk. Sürü şart, kişisel iraden ne kadar sağlam olursa olsun bir yere varamıyorsun. Yani varacağım yerden de bilgim yok. Ama beyler çok yoruluyorum ben pöh seçimine mi katıldım her zorluğa strese maruz bırakılmak zorundayım amk. Betalar saolsun, yapmak istemedikleri işler yüzünden kademem ve yeteneklerim hızlı gelişti ama özel sektör işte bi sike derman olmuyor yoksa ejeoldğe. Gerçekten yaşadıklarımı kaldıramıyorum ağır psikoza bunalıma girdiğimi düşünüyorum. Anlamıyorlar. Anlamayacaklar. Anlayacak olanlar betalıklarım yüzünden görmeyecekler. Bu hayata ne kartal ne de tavuk olarak geldim, eşek olarak geldim. Herşeyin farkında olupta bu kadar dayatmaya omuz veren kaç eşek vardır ki. Köle gibiyim.

Olmayınca, gerekleri sebepler oluşmayınca insan kendi hür iradesi ile ne kadar ileri gider. Gt sıkar ağa, gerçekten realdeki en berbat iş bile kendime göre çok sağlam potansiyel istiyor. İlerlemek çok ağır oldu meslekte, tamam sağlam olduk, ama kısır döngüye gitmemesi de lazım.
Neden şartlanma olmadan yapamıyorum hala kendime güvenim mi yok, oysaki her tabuyu aştım sanıyorum. Kendimi avutuyorum bazen he. Yani düşünmeye başladığında kendini zaten şartlamaya sokuyorsun. Girdiğin her kalıp seni şartlara sokuyor. Ben alfayım diyip hareket etmek mi? Ben omega betayım diyip gerçekliği kavramak mı derseniz ben betayım diyip gerçekliği kabullenirim, bu beni ileri atar çünkü çabalamam gerektiğini bilirim çırağım abi.
Ama mükemmel sürü de mükemmel şartlanmalara giriyosundur şimdi, sözleşmeli çıraklar ile aramızda fark var mı acaba. Gerçi çıraklığı felan boşverin yaş 24 oldu 3 sene de ne verebildim ki savaş olarak amk.
Neyse bu da ayrı bi konu ama genel manada minik adımlarla tırmanışlarla kendimin gelebileceği en üst konuma şartlıyor tırmanıyorum zaten. Eşiği görmeden konuşmamak gerekiyormuş gerçekten de vaktinden önce ötmemek gerekiyormuş.
Ama bilmediğin konular için tabi.
Mesela kardeşlik biliyo muyuz hayır. E o zaman ne yorum yapıyosun y**ra*ğım diyorum kendime. Bu telkin getiriyor kendimi yerine.
Abi gerçekten de kendime baktığımda, en olmamış ham halim buysa, kardeşlikten birisinin ne potansiyele sahip olabileceğini çıkaramıyorum bile amk. Epic olay.
Mesela akılsızlar liginde herkesle aşık atabiliyosun. Ama dönüp bireysel olarak kardeşlik üyesiyle aşık atamam amk. İmkansız yani sen 1 biliyorsan o 10 biliyo. Ama şartlanma meselesi yokmudur kimse kendini şartlayıp gerekli odunları dizen illaki vardır. Ben onlardan değilim. Ateş evime düşmedikçe kıpırdayamam pek. E o adımı da atmam lazım. Abi sürekli bir sorgu hali, bazen delirdiğimi düşünüyorum ama yok akılsızlar ligi yine aynı beni bu duruma da bunlarla kurduğum bağlantılar getiriyor. Hayır ibnelerden bi menfaatim de yok çeneleri açılmasın diye paylarını veriyorım sadece. Neyse amk. Şartlanmalar doğruysa ve yeterliyse kişiyi çok öteye götürebilir iyi geceler

Mesajdan da vinci ile ilgili görev vermişlerdi, sikememiştim. Şimdi geri döndüm araştırıyorum farklı duruyo yani herşeyi yapmaya çalışıp bir takım işleri yarıda bırakması felan gibi şeyler gördüm kesin emin değilim ama böyleydi sanırım onun üzerine çalışıp buraya atcam kime ne faydası olur bilmiyorum ama boş durmamış olayım diye.

Aksiyon almaya çalışacağım kendimi geliştireceğim tek yol bu çünkü. Kendi kendimi pişiriyim sonra düşünürüm niye gelişmem gerektiğini şuan cevap bulamıyorum.

yazılarımız sarmal bir hal alıyor, geçen gün düşündüm yani gerçekten buraya gelip aynı şeyleri yazıp aynı olmasa bile yapılmış olan sınıflandırmayı yapıyorum. Bir katkısı olmuyor. Kendimi anlık olarak tatmin etmekten başka.
Ha deprem konusunda buraya gerçekten toplumu etkileyecek bir sorundan bahsettim. Bilmiyorum bu travmaya karşılık insanlar nasıl bir tepki geliştirip üstesinden gelebiliyor yada insan hayatı bu kadar mı ucuz ama bir yerde kopuyor film. Çaresizlik. Kitleyi ve siyaseti en spesifik açılardan inceliyorsun mesela böyle olunca. Pisliğin çokluğu bu, ister istemez şaşırıyorsun. Bilmiyorum işini düzgün yapmayan çok kişi var, aşırı fazla. Bu betalık çıkar ve menfaat ilişkisi oluyor. Dünyevi hayata dalmak oluyor. E diceksin ki peki yarram, sen dünyevi hayatı da beceremiyosun, dini hayatı da tam manasıyla uygulamaya koyamıyosun. Araf burası işte yarra yediğim yer. Kitleniyom burda. Bazen gözüm aşırı kayıyor öbür tarafa mesela bilmediğim bişey mi var veyahut bir bütün olarak almak yerine ayrıştırma mı yapmalıyım. Ayrıştırma mantıklı geliyor. Baktığında kuranın sunduğu hayat biçimi her türlü akılsal ve mantıksal geliyor. Ama duygular durumu bozuyor. Buna götüm başım ayrı oynuyor kendimi idare edemiyorum, ama oruspu gibi laf ediyorum deniyo. Hastalıklı tanısı koyabiliyorum kendime, ancak düzelme yolculuğuna yanaşmıyorum. Bazen bildiklerimden kaçtığım oluyor mesela, bilenle bilmeyen bir olur mu ayetleri gibi. Kaçıyorum. Kaçmamalıyım. Kuran emirleri doğrultusunda yaşamak için kendimi geliştirmeliyim. Yani kardeşlik değil. Ha kardeşlik kafamda böyle harika bir yer böyle fantastik ötesi mükemmel bir yer. Dünyevi olarak öyle güzel bir ortam bulamam. Görmedim, ama düşünsene en az farkındalıklı olan en az aklı kullanabilen çırak sensin-bian için alındığını düşününce - ve çıta orda nasıl yüksek. Ama o kaleyi uzaktan nezih bir yerden izlemeyi becerebilirim anca ve derim ki vay be amk manzaraya güzelliğe bak. Kendimi geliştirmeden de böyle her işe adım atmak istemiyorum, huyum batsın birşeyi tam yapamıyorsam yapmıyorum. Ama yapmak için de didinmiyorum.

Betalarla fazla içli dışlı olmandan ağzın ve hitap şeklin onlar gibi olmuş. Dışarıdakileri sindirebilirsin bu yazdığın materyallerle ancak buradaki çırağı sindiremezsin neden? bil bakalım.
Buradan nem alıp biraz daha körleştiriyorsun kendini, fakat burdaki adamlardan kazanabileceğin max şey de gelip siklenmeyip geri gitmen oluyo. Egonu dışarı karşı kullanırsın anlarımda, burada neye ego yapıyosun kime yapıyosun. Tabii birileri çıkıp" o beyler bu adam olayı çözmüş, alfa olmuş taktikleri bundan alalım" felan dediyse -tabi bunu kimse demez- eyv diyeceğim. Fakat yediğin kaba sıçıyosın sıvıyosun başka bişey yok. Zann kötü birşey bunu görüyoruz yazılarda, mesela kendini önemli lanse etme çaban, herkes beni sikmek istiyo triplerin var. Yapma, kendine eziyet etme. Bize sadece sikilecek adam olarak geliyosun, zararın veya faydan olmuyor

Siktirim gidim gelipde girdi girmiyim kardeşim boşa geliyorum trip değil bu yani karılık yapmıyorum çünkü gerçekten boş iş yapmış oluyorum. Böyle beklentilere girmeyeyim hiç, kendimi üzmeyeyim. Ömrüm törpüleneceğine ot gibi yaşarım iki türlü de olmayacak nasıl olsa. En iyisi bu diyardan gitmek

İleriden kastın maddiyse 3 sene önce neyse şuan yine aynısı. Ama İleriden kasıtlıkla alakası yoktur dediğinin zihinsel akılsal bir ileriden bahsediyorsan 3 sene önceye göre zaten ilerledim. Olayları böyle sıçmayı sıvamayı beta genlerimden öğrendiğimle devam ettiğim için gelip gidip yok göt oldum yok beta oldum yok götü kaybettim yazılar yazıyorum. Ama götü kaybetmiş olmam ve bunu size belirtmem zaten sizi germeyen bir durum. Sadece kaçıyorum yükümlülük ve zorunluluklardan, ha bu zorunlulukları sizde yüklemiyorsunuz kendi yargı sistemimden kaçıyorum bunu biliyorum. Ne yapayım oğlum burada atomu ayrıştıramam kimse bunu da istemedi zaten ha genel hayatımda zaten ivmeyi sürekli realistlik ve kurallar doğrultusunda sürdürüyorum. Yavşaklık yalakalık veyahut kumpas yapmıyorum. Buraya gelip sadece öğrendiğimi yazıyorum evet çıkarımın haklı demekki yeterince uygulayamamışım ki hala belirli şeyleri getiriyorum. Yerimde sayıyorum. Ama hacı yazdı diye yazmıyorum bunları ha imla ve yazı şekli benziyo onuda yapacak bişeyim yok.
Dedin ki neden somut şeyler getirmiyosun benimde cevabım şu ki ben daha kişisel hijyenimi sağlayacak güven ve psikolojide hissetmiyorum, ha bahane göt gibi evet herkesde bulunur bende çok bulunur ama. Tanrıya karşı doğru dürüst yaklaşıyorum, bunu en iyi Tanrı biliyor. Aciz olduğumu mesela.
Haci veyahut tcma değil mesele adamları yermedim ama yükseltmedimde, ama onlar benim için epey geride kaldı yani dediğin gibi amacın bazı kriterlerini epey unuttum.

G*tü kaybetmiş birisiyim, gerçeği görmek istemeyene sen gerçeği inatla göstermek durumunda değilsin, biliyorum bunu gerçekten istiyosun dostça silah arkadaşıymış gibi. Fakat götlük bana ait. Ama kardeşim bahane üretiyorum. Potansiyelimi çürütüyorum gerçeklikten yüz çeviriyorum bende eleştirdiğim kesim gibi, hep içimi döküp gitmem bi sürelik rahatlık vermiyor değil veriyor hatta güzelde oluyor. Buda kendime bir ihanet. Çürüyorum yaşarken Çürüyorum kardeşim.

Fakat gözlemlemediğim halde en büyük travma unutmaya çalışmaları ve vurdumduymaz kalmaları.
Mesela babamla annemle veya çevremle bu konuyu konuşmaya kalktığımda oturup yüzleşmek yerine, çözümler üretmek yerine, unutup bunun varlığını unutmaya çalışıp dünyevi hayatlarına geri dönmeye çalışmaları felan mevcut. Misalen adama diyosun ki deprem diyoki deprem diyip durma unutmaya çalışıyorum eki eki. Lan yaram unutmaya çalışıyosunda, sen çekidüzen vermeden hayatına önlem almadan neyi unutcaksın. Bu hayatın bir gerçeği ve sürekli yaşayacağımız bir durum yağmur çamur gibi. Kendi kendilerini üzdükleri bi durum. Az bi aklı çalışan soru soruncada tersleyip törpülüyorlar. Konfor alanları bozulunca insanlar en çokta burda kırılırlar, kitleden bahsediyorum. Oturup varsa çevrenizde duruma sahip birisi konuşun bırakın herşeyi anlatsın. Korkularını unutmak yerine yüzleşmeyi denesin. Tamam her iki spektrumun ucunda da yaşayacağız, zarar göreceğiz. Ancak aklı olan bir birey gerçeklerle yüzleşip bunu düzeltmeye çıkan bireydir. Pahalı evler, makyajlı avratlar gibi oldu depremlerle, Allah gerçeği görmemizi nasip etti ki meselenin dayanıklı bina almak kiralamak veyahut barınma ihtiyacını gidermek olduğunu çözdük.

Olgunlaşmaktan kastım şükretmek. Şükür edin çünkü sağlığınız aklınız ve bedeniniz yerindeyse zaten dünya kadar değere sahip oluyosunuz eeheheh. Bu baya büyük bir nimet mesela ben çoğu ayet olarak gösterilen dünyadaki şeyleri çözemezdim. İşte sizlere gerçek bir mücize, farketmedik, yaşıyoruz hala. İşte bu gerçekten şükredilecek imana yönlendirilcek bir ömür olduysa yine 100x şükür.

Yazının yarısını korkuyla yazıyorum. Diğer yarısını bilin diye yazıyorum. Karı kızmış paraymış dünyevi geçici nimetlermiş heeuheuehı bi olayla rafa kalkabilir hepsi. Fakat hala çevremde bunca olaya karşı şükretmeyi bilmeyen çok insan var. Nasıl algılayamıyorlar.
50 bin küsüratta kişi ölüyor bunların akrabaları var, geri kalanın yaralı geri kalanın evsiz kaldığını ölenlerin geride akrabalarını bırakmaları felan, her hücrenin kendi imtihanı mevcut. Olayı yaşamadık diye şükredenlerin bile belkide bu olaydan çıkarabileceği binbir türlü çıkarım var. Din bakımından söylüyorum yazılar çok düzensiz oluyor üzgünüm kardeşlerim

Belkide 4 ay önce daha taşaklarımız sarkarken dünyada kalıcıyız diyip har vurup harman savururken, günaha dalmışken, şuan bambaşka bir evreye geçtik çok şükür, buna katrilyonlarca şükür yani. Tuvalete gidip bütün herşeyi 5 dakika da çözmeye çalışıp, banyoda 7 8 dakikada banyonu alıp çıkmaya alıştım 3 ayda. Hergün banyo yaparken hafta 1 veya 2 ye indi.
Neden ödümüz patlıyor korkuyoruz. Neyden dünyevi hayatta öleceğiz diye. Ölümü kabullendim bu ara korkuyorum ama artık veremeyeceğim hesaplardan korkuyorum.

Mesela sosyal medyaya giriyorsun saçma sapan deformasyonlar, her ağızdan çıkan bilgiler vesayre. Bilmem ne yerbilimcisi şöyle demiş evimize girelim öbürü böyle demiş aşşağı inelim gibisinden koyun gibi güdülüyoruz şuan. Köpek havlıyor yine stresleniyorum. Ama bağışlayan merhameti en büyük Allah'ın sözlerini işitmeye gelince kızgın kalıyoruz.
Allah en büyük gazabı verir başımıza, insanoğlu olarak yine akıllanmayız. Ama birde şu işi hayata dair hakikatlerle dinlemek gerekmiyo mu yani Allah için. Mesela 3 aydır evde değildim yeni geldim, kafam sürekli avizelerde yarım su şişelerinde kulağım gelecek olan sarsıntı sesinde. Korkuyoruz, aciz kullarız, gerçekten sö dinlemiyoruz. Yaptığımızın farkında mı değiliz.

Alın...
Diyolar arkadaşlar. Önlem şunlar; deprem çantası, tünel kalıp, perde beton, sağlam zemin.
Fakat günümüz Tr'sin de sıradan bir bireyseniz temin edebileceğiniz en iyi önlem deprem çantası ve panik olmayan bir zihin tabi mümkünse oda.
12 katlı bir bina da 1. Katta oturuyorsanız ve deprem gece gerçekleştiyse deprem çantası da pek önlem olarak kalmıyor, Tabii Allah' bilir herşeyin en iyisini. Misalen kadın enkaz altında doğum yapıyor bebeği sağlıklı çıkıyor enkazdan suriyede.
Pisliğin çokluğu bizi şaşırtıyor, mütahit mi nedir bu şantiyeleri forma sokup anahtarı teslim eden heh işte bu teslimi namussuzca yapmışsa onun ben anasını sikiyim ki mezar satıyordur millete.
Tamam Allah başımıza bela veriyor olabilir pisliklerimizden dolayı Herşeyi Allah bilir.
Ancak binalarımızı da sırf zaten bela gelecek diye yarak kürek yapmak ne amınakodumun cocıkları.
Deprem bölgesindeyseniz, heleki yaşamayı başarmışsanız ne psikolojiniz artık eskisi gibi olabilir ne de akışkan hayatınız. Zaten mükemmel bir hayat yaşamıyordum ama hayatın gördüğüm senaryolar karşısında ne kadar ciddi ve yaşamaya değer olduğunu gördüm. Yaşamaya değer dediysem karı kız bakımından değil mesela ben yeryüzünün güzelliklerini hiç görmeden ölseydim bu ölü birisine koymaz ama düşününce üzülüyor insan.
Yapabileceklerin varken yapamadan gitmek gibi ehehejeh. Hayat çok kısa kartallar uçuyor.